Defamation
01
iftira
a false statement damaging a person's reputation
Örnekler
She filed a lawsuit for defamation after the false accusations were published.
Yanlış suçlamalar yayınlandıktan sonra iftira için dava açtı.
The actor was upset about the defamation spreading on social media.
Aktör, sosyal medyada yayılan iftira hakkında üzgündü.
02
sövme
the act of wrongly accusing someone through false statements or distorting their words or actions
Örnekler
Her career took a hit after a defamation campaign spread false stories about her.
Kariyeri, hakkında yalan hikayeler yayan bir karalama kampanyasından sonra darbe aldı.
The journalist faced legal action for the defamation of the city's mayor in his article.
Gazeteci, makalesinde şehrin belediye başkanına karşı iftira attığı için yasal işlemlerle karşı karşıya kaldı.
Leksikal Ağaç
defamation
defame
