to decamp
01
ayrılmak
to depart suddenly or unexpectedly
Örnekler
The business executives chose to decamp from the downtown office to a more cost-effective location in the suburbs.
İş yöneticileri, şehir merkezindeki ofisten banliyöde daha uygun maliyetli bir yere ani bir şekilde taşınmaya karar verdi.
After the unexpected news of a wildfire, residents were forced to decamp quickly and seek refuge in safer areas.
Beklenmedik bir orman yangını haberi üzerine, sakinler hızla kamptan ayrılmak zorunda kaldılar ve daha güvenli bölgelere sığındılar.
02
kaçmak, sıvışmak
run away; usually includes taking something or somebody along
03
kampı terk etmek, kamptan ayrılmak
leave a camp
Leksikal Ağaç
decampment
decamp
camp



























