correlation
co
ˌkɔ
ko
rre
re
la
ˈleɪ
ley
tion
ʃən
şen
British pronunciation
/kˌɒɹɪlˈe‍ɪʃən/

"correlation"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Correlation
01

karşılıklı ilişki

a mutual relationship between things, where one tends to influence the other
example
Örnekler
The correlation between screen time and attention span is still debated.
Ekran süresi ve dikkat süresi arasındaki korelasyon hala tartışılıyor.
There 's a strong correlation between sleep quality and mood.
Uyku kalitesi ve ruh hali arasında güçlü bir korelasyon vardır.
02

korelasyon, ilişki

a numerical value that expresses how closely two variables move together
example
Örnekler
The correlation between height and weight in the sample was +0.76.
Örnekteki boy ve kilo arasındaki korelasyon +0,76 idi.
A correlation of –0.92 suggests a strong inverse relationship.
–0,92'lik bir korelasyon, güçlü bir ters ilişki olduğunu gösterir.
03

korelasyon, ilişki

a consistent pattern of change between variables, without implying causation
example
Örnekler
There 's a statistical correlation between ice cream sales and drowning incidents — but it's due to summer weather.
Dondurma satışları ile boğulma olayları arasında istatistiksel bir korelasyon var — ancak bu yaz havasından kaynaklanıyor.
The correlation between education level and voting behavior was significant.
Eğitim düzeyi ve oy verme davranışı arasındaki korelasyon anlamlıydı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store