Convulsion
01
konvülsiyon, sarsıntı
a physical disturbance such as an earthquake or upheaval
02
kasılma
a sudden shaking of the body as a result of an illness
Örnekler
His body was wracked by violent convulsions, leaving him unconscious and weak.
Vücudu şiddetli konvülsiyonlar tarafından sarsıldı, onu bilinçsiz ve güçsüz bıraktı.
The convulsion caused her muscles to stiffen, making it difficult for her to move.
Konvülsiyon kaslarının sertleşmesine neden oldu, bu da hareket etmesini zorlaştırdı.
03
konvülsiyon, nöbet
a sudden uncontrollable attack
04
konvülsiyon, şiddetli rahatsızlık
a violent disturbance
Leksikal Ağaç
convulsion
convulse



























