Conglomeration
01
konglomera, birleşme
the act of merging companies, organizations, or industries into a single large entity
Örnekler
Media conglomeration has concentrated ownership among a few corporations.
Medya konglomerasyonu, mülkiyeti birkaç şirket arasında yoğunlaştırmıştır.
The 1990s saw rapid conglomeration in the telecommunications industry.
1990'lar, telekomünikasyon endüstrisinde hızlı bir konglomerasyon gördü.
02
yığın, karmaşa
a group or whole formed by gathering many different, often unrelated, items, ideas, or elements together
Örnekler
The market was a conglomeration of stalls selling food, clothes, and antiques.
Pazar, yiyecek, giyecek ve antika satan tezgâhlardan oluşan bir konglomera idi.
The country is a conglomeration of various cultures and ethnicities.
Ülke, çeşitli kültürlerin ve etnik grupların bir konglomerasyonudur.
03
yığın, küme
something shaped into a roughly rounded or globular form
Örnekler
A conglomeration of snow formed at the edge of the roof.
Çatının kenarında bir konglomera kar oluştu.
The artist sculpted a conglomeration of clay into a smooth sphere.
Sanatçı, bir kil konglomerasyonunu pürüzsüz bir küreye dönüştürdü.
Leksikal Ağaç
conglomeration
conglomerate
