Colloquy
01
müzakere
a serious dialogue
Formal
Örnekler
Their late-night colloquy ranged from politics to poetry.
Gece geç saatlerdeki sohbetleri siyasetten şiire kadar uzanıyordu.
The book ends with a colloquy between the author and a fictional critic.
Kitap, yazar ve kurgusal bir eleştirmen arasında bir söyleşi ile sona erer.
02
konferans
a scholarly gathering or conference, especially for discussion of theological or doctrinal issues
Örnekler
The Reformation-era colloquy brought together Catholic and Protestant scholars.
Reformasyon dönemi kolokyumu, Katolik ve Protestan bilginleri bir araya getirdi.
A colloquy was held to debate the nature of divine grace.
İlahi lütfun doğasını tartışmak için bir kollokyum düzenlendi.
Leksikal Ağaç
colloquial
colloquy
