to double-fist
01
iki alkollü içeceği aynı anda tutmak, iki alkollü içeceği aynı anda içmek
to hold or drink two alcoholic beverages at the same time
Örnekler
He double-fisted two beers while mingling at the party.
Partide sosyalleşirken iki birayı çift yumrukla tuttu.
She is double-fisting cocktails during the festival.
O, festival sırasında kokteylleri çift yumrukluyor.



























