in exchange for
01
karşılığında, yerine
as a transaction where one thing is given or done to receive another as compensation or consideration
Örnekler
He gave up his vacation time in exchange for a higher salary.
Daha yüksek bir maaş karşılığında tatil zamanından vazgeçti.
She traded her old phone in exchange for a discount on a new one.
O, yeni bir telefon için indirim karşılığında eski telefonunu takas etti.



























