semi-detached
/sˈɛmaɪdɪtˈætʃt/
/sˈɛmidɪtˈatʃt/
semi-detached
01
duvarı ortak olan (bina)
(of a house) sharing a wall with another similar house on one side
Dialect
British
Örnekler
They live in a semi-detached house on the outskirts of town.
Kasabanın eteklerinde ikiz ev denilen bir evde yaşıyorlar.
The semi-detached homes were built side by side, with a shared wall in between.
Yarı müstakil evler yan yana inşa edilmişti, aralarında ortak bir duvar vardı.
Semi-detached
01
bitişik nizam ev, yarı müstakil ev
a house that shares a common wall with another house on one side, typically in a pair, while having its own separate entrance and outdoor space
Dialect
British
Örnekler
They live in a suburban semi-detached with a small garden.
Küçük bir bahçesi olan banliyöde bir ikiz evde yaşıyorlar.
His family moved into a semidetached in a quiet neighborhood.
Ailesi, sessiz bir mahallede bir ikiz eve taşındı.



























