to draw on
[phrase form: draw]
01
sona doğru ilerlemek, yaklaşmak
to advance toward the end of a specific period of time
Intransitive: to draw on to the end of a period | to draw on towards the end of a period
Örnekler
As we draw on towards the end of the semester, it's essential to finalize our projects and prepare for exams.
Dönemin sonuna doğru ilerlerken, projelerimizi tamamlamak ve sınavlara hazırlanmak çok önemlidir.
With each passing day, we draw on closer to the culmination of our academic journey.
Her geçen günle birlikte, akademik yolculuğumuzun doruk noktasına biraz daha yaklaşıyoruz.
02
başvurmak, yararlanmak
to use information, knowledge, or past experience to aid in performing a task or achieving a goal
Transitive: to draw on knowledge or experience
Örnekler
In solving the complex problem, she had to draw on her extensive background in mathematics.
Karmaşık problemi çözerken, matematikteki geniş geçmişine dayanmak zorunda kaldı.
The speaker drew on personal experiences to illustrate the importance of perseverance.
Konuşmacı, azmin önemini göstermek için kişisel deneyimlerinden yararlandı.
