virile
01
erkeksi
displaying manly qualities or characteristics
Örnekler
His virile strength and energy made him a standout athlete in the competition.
Onun erkeksi gücü ve enerjisi, onu yarışmada öne çıkan bir atlet yaptı.
The old myth often portrays heroes with virile courage and unwavering determination.
Eski mit, genellikle kahramanları erkeksi cesaret ve sarsılmaz kararlılıkla tasvir eder.
02
erkeksi, dinç
marked by robust energy and vigor
Örnekler
A virile economy surged after the reforms.
Reformalardan sonra güçlü bir ekonomi patladı.
The vine 's virile growth covered the fence in weeks.
Asmanın erkeksi büyümesi çiti haftalar içinde kapladı.
03
erkekçe, güçlü
(of males) sexually potent
Örnekler
The stallion proved virile throughout the breeding cycle.
Aygır, üreme döngüsü boyunca güçlü olduğunu kanıtladı.
After treatment, the patient was fully virile again.
Tedaviden sonra, hasta tamamen güçlü ve cinsel açıdan aktif hale geldi.
Leksikal Ağaç
virilize
virile



























