uncontrollable
01
kontrol edilemez
incapable of being controlled or managed
02
kontrol edilemez
difficult to manage, often leading to challenges or problems
Örnekler
The uncontrollable spread of wildfires devastated large areas of the forest.
Orman yangınlarının kontrol edilemez yayılımı, ormanın geniş alanlarını harap etti.
Her uncontrollable laughter made it difficult for her to concentrate during the meeting.
Onun kontrol edilemez kahkahası toplantı sırasında konsantre olmasını zorlaştırdı.
03
kontrol edilemez, bastırılamaz
impossible to repress or control
04
kontrol edilemez, dizginlenemez
incapable of being controlled
Leksikal Ağaç
uncontrollably
uncontrollable
controllable
control



























