tiredly
Örnekler
She smiled tiredly, trying to hide her exhaustion.
O, yorgunluğunu saklamaya çalışarak yorgun bir şekilde gülümsedi.
He rubbed his temples tiredly after hours of meetings.
Saatlerce süren toplantıların ardından şakaklarını yorgun bir şekilde ovuşturdu.
Leksikal Ağaç
tiredly
tired
tire



























