to ring out
[phrase form: ring]
01
çınlamak, yankılanmak
to produce a loud and clear sound that can be heard distinctly
Örnekler
The church bells rang out, announcing the start of the wedding.
Kilise çanları çınladı, düğünün başlangıcını duyurdu.
The alarm clock rang out, jolting him awake.
Çalar saat çaldı, onu aniden uyandırdı.
02
çalmak, çınlatmak
to signal the departure or conclusion of something by ringing a bell
Örnekler
The church bells rang out, marking the end of the wedding ceremony.
Kilise çanları çaldı, düğün töreninin sonunu işaret etti.
As the ship departed, the harbor bells rang out, bidding farewell to the travelers.
Gemi ayrılırken, limanın çanları çaldı, yolculara veda ediyordu.



























