readiness
rea
ˈrɛ
re
di
di
di
ness
nəs
nes
British pronunciation
/ɹˈɛdɪnəs/

"readiness"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Readiness
01

hazırlık, hazır olma durumu

the state of having been made ready or prepared for use or action (especially military action)
02

hazırlık, isteklilik

the state of being willing and prepared to act promptly
example
Örnekler
His readiness to help made him a valued team member.
Yardım etmeye hazır olması onu değerli bir takım üyesi yaptı.
She showed readiness to take on new challenges at work.
O, işte yeni zorluklar üstlenmeye hazır olduğunu gösterdi.
03

hazır olma

(psychology) being temporarily ready to respond in a particular way
04

hazırlık, hazır olma

the quality of performing tasks with ease and efficiency, often without hesitation
example
Örnekler
She spoke with readiness, effortlessly articulating her thoughts.
Hazırlık ile konuştu, düşüncelerini zahmetsizce ifade etti.
The pianist 's readiness in playing difficult pieces showed years of practice.
Piyanistin zor parçaları çalmadaki hazır bulunuşluğu yılların pratiğini gösteriyordu.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store