Overseer
01
gözetmen
a person who is in charge of a group of employees to make sure they work properly
Örnekler
As the overseer of a customer service team, Sarah monitored call center agents, providing feedback and guidance to ensure they delivered excellent service and met performance targets.
Bir müşteri hizmetleri ekibinin denetçisi olarak Sarah, çağrı merkezi temsilcilerini izledi, mükemmel hizmet sunmalarını ve performans hedeflerine ulaşmalarını sağlamak için geri bildirim ve rehberlik sağladı.
In the restaurant, the overseer observed the kitchen staff to ensure they prepared meals efficiently, maintained cleanliness, and adhered to food safety guidelines.
Restoranda, denetçi, mutfak personelinin yemekleri verimli bir şekilde hazırladığından, temizliği sağladığından ve gıda güvenliği kurallarına uyduğundan emin olmak için onları gözlemledi.
Leksikal Ağaç
overseer
seer
