myriad
01
sayısız, çok fazla
too much to be counted
Formal
Örnekler
In the vast desert, there are myriad stars visible in the night sky.
Uçsuz bucaksız çölde, gece gökyüzünde görülebilen sayısız yıldız vardır.
The internet offers myriad opportunities for learning and entertainment.
İnternet, öğrenme ve eğlence için sayısız fırsat sunar.
02
sayısız, çok çeşitli
containing an extremely large number of aspects, elements, or features
ApprovingFormalÖrnekler
The myriad diversity of the ecosystem is crucial for its resilience.
Ekosistemin sayısız çeşitliliği, direnci için çok önemlidir.
She was fascinated by the myriad beauty of the ancient architecture.
O, antik mimarinin sayısız güzelliğinden büyülenmişti.
Myriad
01
pek fazla
a vast and varied quantity of things or people
FormalÖrnekler
The night sky was filled with a myriad of twinkling stars.
Gece gökyüzü, sayısız parıldayan yıldızla doluydu.
She has a myriad of ideas for improving the project.
Projeyi iyileştirmek için bir çok sayıda fikri var.
02
on bin
a quantity of ten thousand
Örnekler
The empire 's vast population was counted in myriads, reflecting its enormous size.
İmparatorluğun geniş nüfusu, muazzam büyüklüğünü yansıtan on binlerce olarak sayıldı.
In ancient Greece, a myriad of soldiers formed a substantial part of the army.
Antik Yunan'da, on binlerce asker ordunun önemli bir bölümünü oluşturuyordu.
