meek
01
alçak gönüllü
gentle, submissive, or easily influenced, often lacking assertiveness or aggression
Örnekler
The meek student quietly followed the instructions given by the teacher.
Uysal öğrenci, öğretmenin verdiği talimatları sessizce takip etti.
She remained meek throughout the argument, never raising her voice or asserting her opinion.
Tartışma boyunca uysal kaldı, hiç sesini yükseltmedi veya fikrini belirtmedi.
02
uysal, itaatkâr
very docile and submissive, often to the point of lacking assertiveness
Örnekler
The meek student rarely spoke up in class, preferring to listen rather than contribute.
Uysal öğrenci sınıfta nadiren konuşur, katkıda bulunmaktansa dinlemeyi tercih ederdi.
Her meek demeanor made her an easy target for bullying at school.
Onun uysal tavrı, okulda zorbalık için kolay bir hedef haline getiriyordu.
03
uysal, itaatkâr
evidencing little spirit or courage; overly submissive or compliant
Leksikal Ağaç
meekly
meekness
meek
