intricately
01
karmaşık bir şekilde, detaylı olarak
in a detailed and complex manner
Örnekler
The designer crafted the jewelry intricately, showcasing intricate patterns and details.
Tasarımcı, mücevheri karmaşık bir şekilde işledi, karmaşık desenler ve detaylar sergiledi.
The artist painted the mural intricately, incorporating various textures and colors.
Sanatçı, duvar resmini karmaşık bir şekilde boyadı, çeşitli dokular ve renkler ekledi.
Leksikal Ağaç
intricately
intricate
intric



























