higher
higher
haɪɜr
hayır
British pronunciation
/hˈa‍ɪɐ/

"higher"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

higher
01

üst düzey

having a greater level or degree in position, value, rank, importance, or quality.
example
Örnekler
The mountain ’s peak is higher than any other in the region, attracting many climbers.
Dağın zirvesi bölgedeki diğerlerinden daha yüksek, bu da birçok dağcıyı cezbediyor.
She received a higher salary offer from the new company, making the job switch worthwhile.
Yeni şirketten daha yüksek bir maaş teklifi aldı, bu da iş değişikliğini değerli kıldı.
02

yüksek, üniversite

referring to education that occurs beyond the high school, typically at colleges or universities
example
Örnekler
She decided to pursue higher education to earn a degree in engineering.
Mühendislik alanında bir derece kazanmak için yüksek öğrenim görmeye karar verdi.
Many students opt for higher learning to specialize in their chosen fields.
Birçok öğrenci, seçtikleri alanlarda uzmanlaşmak için yüksek öğrenimi tercih eder.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store