Glasses
01
gözlük
a pair of lenses set in a frame that rests on the nose and ears, which we wear to see more clearly
Örnekler
He cleans his glasses regularly to keep them smudge-free.
O, lekelerden arındırmak için gözlüklerini düzenli olarak temizler.
I need to buy new glasses because my old ones broke.
Eski gözlüklerim kırıldığı için yeni gözlük almam gerekiyor.



























