to educate
01
eğitmek
to teach someone, often within a school or university setting
Transitive: to educate sb | to educate sb in a subject
Örnekler
Schools exist to educate children.
Okullar, çocukları eğitmek için vardır.
The university aims to educate future leaders.
Üniversite, geleceğin liderlerini eğitmeyi amaçlamaktadır.
02
eğitmek, öğretmek
to foster mental, moral, or aesthetic development
Transitive: to educate sb on moral or aesthetic values | to educate sb about moral or aesthetic values
Örnekler
Parents have a responsibility to educate their children about the importance of environmental conservation.
Ebeveynlerin, çocuklarını çevre korumanın önemi hakkında eğitme sorumluluğu vardır.
Through literature and art classes, the university seeks to educate students on diverse cultural perspectives.
Edebiyat ve sanat dersleri aracılığıyla, üniversite öğrencileri çeşitli kültürel perspektifler hakkında eğitmeyi amaçlamaktadır.
Leksikal Ağaç
coeducate
educated
education
educate
