Editor
01
başyazar
someone who is in charge of a newspaper agency, magazine, etc. and decides what should be published
Örnekler
The editor reviewed the articles submitted by journalists before publication.
Editör, yayın öncesinde gazeteciler tarafından gönderilen makaleleri inceledi.
The magazine editor selects the cover story and feature articles for each issue.
Dergi editörü, her sayı için kapak hikayesini ve öne çıkan makaleleri seçer.
02
editör
the person who is in charge of arranging or removing the scenes of a movie, show, etc.
Örnekler
She 's an experienced film editor who has worked on several award-winning movies.
O, birçok ödüllü film üzerinde çalışmış deneyimli bir film editörüdür.
The editor meticulously cut and rearranged scenes to enhance the pacing of the film.
Editör, filmin temposunu artırmak için sahneleri titizlikle kesti ve yeniden düzenledi.
03
düzenleyici, editör programı
(computer science) a program designed to perform such editorial functions as rearrangement or modification or deletion of data
Leksikal Ağaç
editorial
editorship
subeditor
editor
edit
