to double back
[phrase form: double]
01
geri dönmek, izini geri takip etmek
to reverse one's direction and return along the same route, often to retrace one's steps or evade pursuers
Örnekler
Realizing they had taken the wrong path, the hikers had to double back to find the correct trail.
Yanlış yolu aldıklarını fark eden yürüyüşçüler, doğru patikayı bulmak için geri dönmek zorunda kaldılar.
The suspect attempted to escape by doubling back through the alleys, trying to lose the pursuing officers.
Şüpheli, takip eden memurları kaybetmeye çalışarak, sokak aralarından geri dönerek kaçmaya çalıştı.
