all along
Örnekler
She knew the answer all along but chose not to reveal it until now.
O, cevabı başından beri biliyordu ama şimdiye kadar açıklamamayı seçti.
They were friends all along, despite occasional disagreements.
Ara sıra anlaşmazlıklar olsa da, başından beri arkadaştılar.



























