deservedly
01
hak ederek, haklı olarak
in a manner that is earned through one's actions or qualities
Örnekler
She was deservedly praised for her years of tireless community service.
O, yıllarca süren yorulmak bilmeyen toplum hizmeti için hak ederek övüldü.
The team deservedly won the championship after an undefeated season.
Takım yenilgisiz bir sezonun ardından hak ederek şampiyonluğu kazandı.
Leksikal Ağaç
undeservedly
deservedly
deserved
deserve



























