Creation
01
yaratma
the act of bringing something into existence
Örnekler
The artist ’s creation was admired by everyone.
Sanatçının yaratılışı herkes tarafından hayranlıkla karşılandı.
His creation of the new software revolutionized the industry.
Yeni yazılımın yaratılışı endüstride devrim yarattı.
02
yaratılış, eser
something that has been made or designed
Örnekler
The novel was her most successful creation.
Roman, onun en başarılı yaratımıydı.
This painting is a modern creation with bold colors.
Bu resim, cesur renkleriyle modern bir yaratımdır.
03
bir şeye ilk kez başlama
the act of starting something for the first time; introducing something new
04
yaratılış
the event that occurred at the beginning of something
05
yaratılış
(theology) the act of God making the world and everything in it
Örnekler
The story of Creation is told in the Book of Genesis.
Yaratılış hikayesi Yaratılış Kitabı'nda anlatılır.
Creation was not a random event, according to religious teachings.
Dini öğretilere göre, yaratılış rastgele bir olay değildi.
06
yaratılış, evren
the universe or the natural world and everything in it, as created by a deity
Örnekler
The beauty of creation fills many with awe and wonder.
Yaratılışın güzelliği birçok kişiyi hayrete düşürür ve hayran bırakır.
She believes the earth is a divine creation.
O, dünyanın ilahi bir yaratılış olduğuna inanıyor.
Leksikal Ağaç
creationism
miscreation
procreation
creation
create
