Closure
01
karar sonucu
the final resolution of a situation or the reaching of a definitive conclusion or agreement
Örnekler
She needed closure to stop thinking about the past.
Geçmişi düşünmeyi bırakmak için kapanışa ihtiyacı vardı.
After the fight, he wanted closure to feel better.
Kavgadan sonra, daha iyi hissetmek için bir kapanış istedi.
02
yaklaşma, kapanış
approaching a particular destination; a coming closer; a narrowing of a gap
03
faaliyetine son verme
the act or process of making an institution, company, etc. shut down permanently
04
kapanış, engelleme
the act of blocking
05
tıkanıklık, tıkaç
an obstruction in a pipe or tube
06
kapanış, sonlanma
a sense of resolution or finality, particularly in relation to grief or trauma
Leksikal Ağaç
disclosure
enclosure
inclosure
closure
close
