to spring for
[phrase form: spring]
01
cömertçe ödemek, ısmarlamak
to willingly and generously pay for something
Örnekler
She sprang for an extravagant dinner to celebrate their anniversary.
Onların yıldönümünü kutlamak için şaşaalı bir akşam yemeğine para ödedi.
He decided to spring for front-row concert tickets as a special treat for his friends.
Arkadaşları için özel bir hediye olarak ön sıra konser biletlerini almaya karar verdi.



























