
Ara
summarily
01
kısaca, gecikmeksizin
without unnecessary delay or detailed consideration
Example
The manager dealt with the issue summarily to maintain efficiency.
Yönetici, verimliliği korumak için sorunu kısaca ele aldı.
The decision was executed summarily.
Karar kısaca uygulandı.
02
özetle, gecikmeksizin
in a hasty or abrupt manner, often without warning or preparation
Example
The manager was summarily dismissed from his role without any explanation or prior discussion.
Yönetici, herhangi bir açıklama veya ön görüşme olmadan ivedilikle görevinden alındı.
The new policy was summarily implemented, catching many employees by surprise.
Yeni politika ivedilikle uygulamaya kondu ve birçok çalışanı şaşırttı.