Seminar
01
seminer
a class or course at a college or university in which a small group of students and a teacher discuss a specific subject
Örnekler
The seminar focused on contemporary issues in international law.
Seminer, uluslararası hukuktaki çağdaş sorunlara odaklandı.
She attended a seminar on environmental sustainability last week.
Geçen hafta çevresel sürdürülebilirlik üzerine bir seminere katıldı.
02
seminer, çalıştay
a meeting where experts or professionals gather to discuss and exchange ideas on a specific topic
Örnekler
The medical seminar brought specialists together to debate the latest findings from clinical trials.
Tıbbi seminer, klinik denemelerden elde edilen son bulguları tartışmak üzere uzmanları bir araya getirdi.
Representatives from both sides met at the labor union seminar to discuss contract negotiations.
İki tarafın temsilcileri, sözleşme görüşmelerini tartışmak üzere sendika seminerinde bir araya geldi.
Leksikal Ağaç
seminarist
seminar
