rotational
01
dönel, rotasyonel
involving or relating to the action of turning around a central point
Örnekler
The rotational movement of the Earth causes day and night.
Dünya'nın dönme hareketi gece ve gündüze neden olur.
He demonstrated the rotational motion of the propeller by spinning it with his hand.
Pervaneyi eliyle döndürerek dönme hareketini gösterdi.
02
döner, dönel
a car with two doors and front seats and a luggage compartment
03
dönüşümlü, rotasyonel
moving animals from one area to another regularly so the grass has time to grow back
Örnekler
Rotational grazing helped improve the condition of the fields.
Dönüşümlü otlatma, tarlaların durumunu iyileştirmeye yardımcı oldu.
The farmer followed a rotational method to avoid overgrazing.
Çiftçi, aşırı otlatmayı önlemek için dönüşümlü bir yöntem izledi.
04
döner, rotasyonel
growing different types of crops in the same field in a set order to keep the soil healthy
Örnekler
They practice rotational farming to prevent soil exhaustion.
Toprak tükenmesini önlemek için dönüşümlü tarım uygularlar.
Rotational crop planting helped reduce pests and diseases.
Dönüşümlü ürün ekimi, zararlıları ve hastalıkları azaltmaya yardımcı oldu.
Leksikal Ağaç
rotationally
rotational
rotation
rotate
