refulgent
01
ışıl ışıl
shining brightly, radiant, or reflective of light
Örnekler
The sun rose over the horizon, casting a refulgent glow across the landscape.
Güneş ufukta yükseldi ve manzaranın üzerine parlak bir ışık yaydı.
Her smile was refulgent, lighting up the room with its warmth and radiance.
Gülümsemesi parlakdı, odayı sıcaklığı ve parlaklığıyla aydınlatıyordu.
Leksikal Ağaç
refulgent
fulgent



























