quiescent
01
hareketsiz
not currently in motion, operation, or expression
Örnekler
The volcano remained quiescent, showing no signs of eruption.
Volkan sessiz kaldı ve patlama belirtisi göstermedi.
Her emotions were quiescent, buried beneath a calm exterior.
Duyguları durgundu, sakin bir dış görünüşün altına gömülmüştü.
02
belirtisiz, semptomsuz
(of pathology) relating to a period when a disease is inactive, showing no apparent symptoms or progression
Örnekler
Post-treatment, the disease became quiescent with no visible signs.
Tedavi sonrasında, hastalık görünür belirti olmadan durgun hale geldi.
Some joint diseases can stay quiescent without obvious symptoms.
Bazı eklem hastalıkları belirgin semptomlar olmadan durgun kalabilir.
Leksikal Ağaç
quiescent
quiesce
