Producer
01
üretici
a person or organization that creates, designs, or manufactures goods in order to sell them in the market for profit
Örnekler
The local farm is a major producer of organic vegetables.
Yerel çiftlik, organik sebzelerin önemli bir üreticisidir.
The company became a leading producer of high-tech gadgets.
Şirket, yüksek teknoloji ürünü gadget'ların önde gelen bir üreticisi haline geldi.
02
yapımcı
a person who deals with supervisory tasks or financial affairs in making a motion picture, play, etc.
Örnekler
The producer secured the funding needed to start filming the movie.
Yapımcı, filmin çekimlerine başlamak için gereken fonu sağladı.
She worked as the producer for several successful TV series.
Birkaç başarılı TV dizisi için yapımcı olarak çalıştı.
03
üretici, oluşturucu
an entity that generates or creates something
Örnekler
In the ecosystem, plants are primary producers that convert sunlight into energy.
Ekosistemde, bitkiler güneş ışığını enerjiye dönüştüren birincil üreticilerdir.
Algae in the ocean are important producers in the marine food chain.
Okyanustaki algler, deniz besin zincirinde önemli üreticilerdir.
Leksikal Ağaç
reproducer
producer
produce
