to back down
[phrase form: back]
01
geri çekilmek, geri adım atmak
to physically move backward from a particular position or place
Örnekler
The skier realized the slope was too steep and had to back down to a safer position.
Kayakçı, yamacın çok dik olduğunu fark etti ve daha güvenli bir pozisyona geri çekilmek zorunda kaldı.
The cat climbed the tree but then had to back down when it could n't go further.
Kedi ağaca tırmandı ama daha fazla ilerleyemediğinde geri inmek zorunda kaldı.
1.1
sözünden dönmek
to admit defeat and retreat from a position or claim when met with resistance or pressure
Örnekler
It's crucial to hold your ground and not back down when defending your principles.
İlkelerinizi savunurken yerinizi korumak ve geri çekilmemek çok önemlidir.
The teacher did n't back down from enforcing the classroom rules.
Öğretmen sınıf kurallarını uygulamaktan vazgeçmedi.
