to mount up
01
binmek, üzerine çıkmak
get up on the back of
02
birikmek, yavaş yavaş artmak
to gradually increase in quantity or intensity over time
Örnekler
The bills started to mount up after she lost her job.
İşini kaybettikten sonra faturalar birikmeye başladı.
Tensions between the two groups began to mount up during the meeting.
Toplantı sırasında iki grup arasındaki gerilimler artmaya başladı.



























