Meltdown
01
çöküş
a disastrous failure or collapse of a system, plan, or situation
Örnekler
The website had a total meltdown during the product launch.
Web sitesi, ürün lansmanı sırasında tam bir çöküş yaşadı.
Our presentation suffered a meltdown when the projector stopped working.
Projektör çalışmayı durdurduğunda sunumumuz bir çöküş yaşadı.
02
nükleer sızıntı, kaza sonucu nükleer reaktör çekirdeğinin erimesi
the accident in which the core of a nuclear reactor fails to operate and the fuel melts the container releasing an alarming level of radiation
03
sinir krizi, duygusal çöküş
an emotional breakdown caused by stress, fear, or overwhelming pressure
SlangÖrnekler
She had a full meltdown over the looming project deadline.
Yaklaşan proje son teslim tarihi yüzünden tam bir çöküş yaşadı.
He nearly had a meltdown when the client rejected his proposal.
Müşteri teklifini reddettiğinde neredeyse bir sinir krizi geçiriyordu.
Leksikal Ağaç
meltdown
melt
down
