malicious
Örnekler
His malicious prank caused damage to property and upset many people.
Onun kötü niyetli şakası mülke zarar verdi ve birçok insanı üzdü.
The bully 's malicious behavior towards his classmates led to disciplinary action by the school.
Zorbanın sınıf arkadaşlarına karşı kötü niyetli davranışları, okul tarafından disiplin cezasına yol açtı.
02
kasıtlı
(of software or a code) intentionally designed to harm, damage, or disrupt computer systems, networks, or data
Örnekler
The antivirus software detected a malicious virus in the system.
Antivirüs yazılımı sistemde zararlı bir virüs tespit etti.
The network was compromised by a piece of malicious code.
Ağ, zararlı bir kod parçası tarafından ele geçirildi.
Leksikal Ağaç
maliciously
maliciousness
unmalicious
malicious
malice



























