loosely
01
gevşek bir biçimde
in a manner that is not tightly or firmly held or attached
Örnekler
The scarf was tied loosely around her neck, allowing for comfort and movement.
Atkı boynuna gevşekçe bağlanmıştı, rahatlık ve hareket imkanı sağlıyordu.
The shoelaces were left loosely tied, making it easy to slip the shoes on and off.
Ayakkabı bağları gevşek bir şekilde bağlanmıştı, bu da ayakkabıları giymeyi ve çıkarmayı kolaylaştırıyordu.
02
serbestçe, rahat bir şekilde
in a relaxed manner; not rigid
03
gevşekçe
structurally open and not compact or close
Örnekler
The film is loosely based on historical events but takes many liberties.
Film, tarihi olaylara serbestçe dayanıyor ancak birçok özgürlük alıyor.
The term is loosely applied to any work of contemporary fiction.
Terim, herhangi bir çağdaş kurgu eserine kabaca uygulanır.
Leksikal Ağaç
loosely
loose
