Diary
01
hatıra defteri
a book or journal in which one records personal experiences, thoughts, or feelings on a regular basis, usually on a daily basis
Örnekler
She kept a diary throughout her travels, documenting her experiences and the people she met along the way.
Seyahatleri boyunca bir günlük tuttu, yaşadığı deneyimleri ve yol boyunca tanıştığı insanları belgeledi.
Writing in her diary each night helped her process her thoughts and reflect on her day.
Her gece günlüğüne yazmak, düşüncelerini işlemesine ve gününü düşünmesine yardımcı oldu.
02
ajanda, günlük
a small, portable notebook used as an organizer to keep track of dates, appointments, and events
Dialect
British
Örnekler
She writes her daily appointments in her diary.
O, günlük randevularını ajandasına yazar.
I keep a diary to organize my schedule.
Programımı düzenlemek için bir günlük tutarım.



























