chromatic
01
renkli
having a wide range of colors, especially vibrant ones
Örnekler
The artist ’s painting was full of chromatic beauty, with vibrant reds and blues blending seamlessly.
Sanatçının tablosu, canlı kırmızılar ve mavilerin kusursuz bir şekilde karıştığı kromatik güzellikle doluydu.
The parade featured chromatic costumes, each one more colorful than the last.
Geçit töreni, her biri bir öncekinden daha renkli olan kromatik kostümler içeriyordu.
02
kromatik
(of music) incorporating all twelve tones of the Western musical scale, including both natural and altered pitches
Örnekler
His composition featured chromatic harmonies, adding depth and complexity to the music.
Bestesi, müziğe derinlik ve karmaşıklık katan kromatik armoniler içeriyordu.
The chromatic passages in the piece created tension and excitement before resolving to a stable tonal center.
Parçadaki kromatik pasajlar, kararlı bir tonal merkeze çözülmeden önce gerilim ve heyecan yarattı.
Leksikal Ağaç
chromaticity
monochromatic
trichromatic
chromatic
chrome
