buccaneer
bu
ˌbə
be
cca
ke
neer
ˈnir
nir
British pronunciation
/bˌʌkɐnˈi‍ə/

"buccaneer"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Buccaneer
01

bukanir, korsan

a pirate, especially active in the Caribbean during the 17th century
buccaneer definition and meaning
example
Örnekler
Buccaneers raided Spanish ships for treasure.
Korsanlar hazine için İspanyol gemilerine baskın düzenlerdi.
The coast was terrorized by ruthless buccaneers.
Sahil, acımasız korsanlar tarafından terörize edildi.
02

sahtekar kişi

a successful person, usually in business, who may employ dishonest or immoral techniques in order to succeed
example
Örnekler
The tycoon was labeled a corporate buccaneer.
Kodaman, bir şirket korsanı olarak nitelendirildi.
Buccaneers of Wall Street changed the industry.
Wall Street'in korsanları endüstriyi değiştirdi.
to buccaneer
01

korsanlık yapmak, korsan gibi davranmak

to behave or act in the manner of a pirate, either literally or figuratively
example
Örnekler
They buccaneered along the coast, looting villages.
Onlar kıyı boyunca korsanlık yaptılar, köyleri yağmalayarak.
He buccaneered his way through the trade routes.
O, ticaret yollarında korsanlık yaparak ilerledi.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store